Sünni Mezhebi Neye İnanır? Kutsal mı, Yoksa Kutsal Görünen Bir Yorum mu? Bazı inançlar o kadar içimize işlenmiştir ki, onları sorgulamak bile “günah” sayılır. Sünnilik de bu tabulardan biridir. Milyonlarca insanın doğduğu andan itibaren içine doğduğu bu mezhep, gerçekten ilahi bir hakikatin mi, yoksa tarihsel bir güç mücadelesinin ürünü müdür? Bugün bu soruyu sormanın tam zamanı. Sünnilik Nedir, Nereden Gelir? Sünnilik, İslam dünyasının en yaygın mezhebidir ve “Ehl-i Sünnet vel Cemaat” olarak da anılır. Temel iddiası, Hz. Muhammed’in sünnetine, yani onun yaşam biçimine ve sözlerine bağlı kalmaktır. Ancak burada hemen bir soru ortaya çıkar: Gerçekten hangi “sünnet”? Çünkü tarih boyunca…
Yorum BırakYazar: admin
Habitat Zeytinyağı Kimin? Öğrenmenin Dönüştürücü Gücü Üzerine Bir Bakış Eğitim, hayatımızın her anına dokunan, düşüncelerimizi, değerlerimizi ve toplumsal davranışlarımızı şekillendiren bir süreçtir. Öğrenme, bireysel gelişimimizin en temel aracı olmasının yanı sıra, toplumsal dönüşümün de itici gücüdür. Bir eğitimci olarak, her bir öğrenciye öğrenmenin sadece bilgi edinmekten ibaret olmadığını, aynı zamanda bir farkındalık ve değişim süreci olduğunu her zaman anlatmaya çalışırım. Bu süreçte, bireylerin çevreleriyle kurdukları ilişkiyi, kültürel değerlerini ve dünya görüşlerini gözlemleyerek yeni bir bakış açısı kazandıklarını görmek en büyük ödülüm olmuştur. Öğrenme teorileri ve pedagojik yöntemler üzerine yapılan çalışmalar, bu sürecin ne denli dönüştürücü olabileceğini ortaya koymaktadır. Bugün, bu…
Yorum BırakToplumun Görünmeyen Aynası: “Gürbüz Grup Kimin?” Sorusu Üzerine Sosyolojik Bir Yolculuk Bir sosyolog olarak her zaman beni büyüleyen şey, insanların sadece kurumlar değil; anlam, kimlik ve aidiyet üreten sosyal sistemler oluşturmasıdır. “Gürbüz Grup kimin?” gibi basit bir soru, yüzeyde bir sahiplik meselesi gibi görünse de, aslında çok daha derin bir toplumsal sorgulamayı tetikler. Çünkü sahiplik, yalnızca ekonomik bir kavram değil; aynı zamanda toplumsal güç, kültürel değer ve kimlikle örülmüş bir ilişkidir. Bu yazı, “kimin?” sorusunun ardındaki sosyal dokuyu çözümlemeye çalışacak: bir işletmenin sahibinden çok, o işletmeyi mümkün kılan toplumsal normları, cinsiyet rollerini ve kültürel pratikleri irdeleyerek. Sahiplik ve Toplumsal Güç…
Yorum BırakGümrük Vergisi Ne Kadar? Pedagojik Bir Perspektiften Bakış Öğrenmenin Dönüştürücü Gücü Bir eğitimci olarak, öğrenmenin sadece bilgi aktarımından çok daha fazlası olduğuna inanıyorum. Öğrenme, düşünceyi şekillendiren, dünyayı anlamamıza ve kendimizi tanımamıza yardımcı olan dönüştürücü bir güçtür. Öğrenme sürecinde sorular sorarak, bilgiyi sadece alıcı konumunda olmakla kalmaz, aynı zamanda sorgulayıcı ve eleştirel bir bakış açısıyla da ele alırız. Gümrük vergisi gibi bir konuda da benzer bir yaklaşım benimseyebiliriz. Gümrük vergisinin ne kadar olduğu ve bu vergilerin toplumlar üzerindeki etkileri üzerine düşünmek, yalnızca ekonomik bir mesele olmanın ötesine geçer; aynı zamanda toplumsal yapılar, bireysel kararlar ve hatta uluslararası ilişkilerle ilgili derin sorgulamalara…
Yorum BırakFreya Tanrıçası Ne Demek? Gücün, Cinsiyetin ve Toplumsal Düzenin Siyaset Bilimi Üzerinden Okunması Bir siyaset bilimci için mitoloji, yalnızca eski zamanların hikâyeleri değildir; aynı zamanda toplumların iktidar anlayışının, cinsiyet rollerinin ve kurumsal düzenlerinin sembolik aynasıdır. Bu bağlamda, Freya Tanrıçası figürü, İskandinav mitolojisinin sınırlarını aşarak modern siyasal teorilerle de kesişir. Peki, Freya tanrıçası ne demek? Bu soru yalnızca bir mitolojik tanımı değil, aynı zamanda kadın kimliğinin, güç dağılımının ve toplumsal ideolojinin nasıl şekillendiğini de sorgulamamızı sağlar. Freya: Aşkın, Savaşın ve İktidarın Kadın Yüzü İskandinav mitolojisinde Freya, hem aşkın hem savaşın tanrıçasıdır. Bu ikili rol, kadının tarih boyunca üstlendiği çelişkili konumları hatırlatır:…
Yorum BırakKapıcı Gece Çalışabilir mi? Emeğin, Adaletin ve Toplumsal Sorumluluğun Kesişim Noktası Kapıcı gece çalışabilir mi? Bu soru sadece bir “çalışma saati” meselesi değil; emeğin görünürlüğü, toplumsal cinsiyet eşitliği, çeşitlilik ve adalet gibi çok daha büyük dinamikleri içinde barındırır. Bu yazı, o soruya sadece “evet” ya da “hayır” demekle kalmayıp, konunun çok katmanlı doğasını birlikte sorgulamak için yazıldı. Çünkü mesele, birinin gece çalışıp çalışmamasından öte, kimin hangi koşullarda, nasıl ve ne uğruna çalıştığıdır. Gece Çalışması: Sadece Saat Değil, Bir Sosyal Gerçeklik Kapıcılık mesleği, çoğu zaman 7/24 erişilebilirlik beklentisiyle tanımlanır. “Çöp alınacak”, “kargo gelecek”, “asansör bozuldu” gibi durumlar gece de gündüz de…
Yorum BırakBiyolojik Oşinografi Nedir? Gücün, Ekosistemin ve Toplumun Derinliklerinde Bir Siyasi Okuma Bir siyaset bilimci için her sistem —ister devlet, ister deniz— iktidar ilişkilerinin karmaşık bir örgüsüdür. Biyolojik oşinografi kulağa doğa bilimlerinin alanıymış gibi gelir; oysa bu kavramın içinde, güç, denge, temsil ve sürdürülebilirlik gibi siyaset biliminin temel kavramları yankılanır. Okyanuslar yalnızca ekolojik değil, aynı zamanda politik alanlardır: kaynakların paylaşımı, yaşamın düzenlenmesi ve iktidarın doğa üzerindeki kontrolü burada şekillenir. Biyolojik Oşinografi Nedir? Bilimden Güç İlişkilerine Uzanan Derinlik Biyolojik oşinografi, deniz ekosistemlerindeki canlıların dağılımını, ilişkilerini ve çevresel dinamikleri inceleyen bilim dalıdır. Ancak bu tanımı bir adım öteye taşımak mümkündür: her ekosistem, bir…
Yorum BırakBir Psikoloğun Merceğinden: Şeffaf Boncuk Tutkalı Nasıl Kullanılır? “Şeffaf boncuk tutkalı nasıl kullanılır?” sorusu ilk bakışta yalnızca teknik bir arayış gibi görünse de, bir psikolog olarak bu sorunun zihinsel süreçlerimiz, duygusal dengemiz ve sosyal ilişkilerimiz hakkında çok daha derin ipuçları barındırdığını görebiliriz. Çünkü insanın nesnelerle, özellikle de el işi ve yaratıcılıkla ilgili malzemelerle kurduğu ilişki, psikolojik dünyasının aynasıdır. Tutkal, yalnızca maddeleri bir arada tutan bir araç değil; aynı zamanda insanın parçaları birleştirme, bütünlük oluşturma ve görünmez bağlar kurma arzusunun da sembolüdür. Hele ki şeffaf bir boncuk tutkalı, görünmeyen ama güçlü olan bağların psikolojik metaforunu daha da güçlü biçimde yansıtır. —…
Yorum BırakKanaat Ne Demek? Tarihsel Kökleri, Toplumsal Cinsiyet ve Adalet Perspektifinden Bir Yolculuk Bazen bir kelime, çağlar boyunca insanlığın en derin arayışlarını taşır. “Kanaat” da onlardan biridir. Yalnızca bir “yetinme” hali değil, aynı zamanda adalet, eşitlik ve insan onuruna dair çok katmanlı bir düşüncedir. Bu yazıda sizi, kanaatin tarih boyunca nasıl şekillendiğini, toplumsal cinsiyet rollerine nasıl dokunduğunu ve çeşitlilik ile sosyal adaletle nasıl iç içe geçtiğini düşünmeye davet ediyorum. Çünkü kanaat, yalnızca bireysel bir tutum değil; toplumların vicdanını şekillendiren bir değer olmuştur. — Tarih Boyunca Kanaat: Bir Erdemden Toplumsal Değere Kanaatin Kökeni: Antik Felsefeden Günümüze Kanaat kelimesi Arapça kökenlidir ve “razı…
Yorum BırakTakısız İsim Tamlaması mı Sıfat Tamlaması mı? Bir Tarihçinin Perspektifinden Geçmişi anlamaya çalışırken, her dönemin kendine özgü bir dil yapısı, kültürel kodları ve toplumsal düzeni vardır. Her dil, bir toplumun değerlerini, dünya görüşünü ve tarihsel deneyimlerini yansıtan bir aynadır. Dilin bu yansıması, zamanla değişir, evrilir ve kırılma noktaları yaratır. Takısız isim tamlaması mı, sıfat tamlaması mı? İşte bu soru, yalnızca dilbilgisel bir tartışma olmanın ötesinde, toplumların tarihsel süreçleriyle nasıl paralel bir biçimde şekillendiğini anlamamız için de önemli bir ipucu sunar. Dilin evrimine baktığımızda, farklı dönemlerde dilin yapısının nasıl dönüştüğünü ve toplumsal dinamiklerin buna nasıl etki ettiğini görmemiz mümkündür. Bu yazıda,…
Yorum Bırak